Şehitler

Hakikat yurduna hicret deminde,
Nöbet bitmiş, silah çatmış şehitler.
Hakkın rızasından kalbim eminde, 
Hüsran bilmeyecek zatmış şehitler.

Bu fani alemin yunup kirinden,
Nihayet Allah’a erme fikrinden.
Arşın kapısında vuslat zikrinden,
Kalbinden korkuyu atmış şehitler.

Asil ve yüce kan kudret denginde,
Bayrağa renk vermiş kızıl renginde.
Ölümü yenerken kutsal cenginde,
Vatana bir ömür katmış şehitler.

Şehitler şanından ebed mirliğim,
Düzenim kurulu, çökmez dirliğim.
Bugün varsa bir çözülmez birliğim,
Vatan için ölüm tatmış şehitler.

Hakikat sırrının arif gülleri,
Dilim nasıl etsin tarif gülleri.
Cennet bahçesinin zarif gülleri,
Ufkumda bir güneş batmış şehitler.

Vatan sevdamızın engin nakışı,
Artık hürdür ırmağımın akışı;
Dinmez hasret, ayrılığın yakışı,
Kalbimde sonsuza yatmış şehitler.

                         Hamit Hayal

Bu hapishanede

Çevrem de aşılmaz bu taş duvarlar,
Tavanda yağmurun azgın vuruşu.
Çürütürken beni bu yaş duvarlar,
Günahın hesapsız her kuduruşu.

Dili yok anlatsın zaman denen sır,
Bu hapishane de sanki bin asır;
Duygularım öldü, kalbimde nasır,
Çözülmez aklımın karşı duruşu.

Vicdanlar inlesin bir ömür derken,
Yaşadığım hayal, ölüm hep erken;
Bu hapishane de kendimi yerken,
Hüsrandır zalimin dünya kuruşu.

Kuvvet incitiyor, kudretler densiz,
Bu hapishane de ölüm nedensiz;
İnsan var içimde ruhsuz, bedensiz,
Od düşmüş gönlüme zor kavuruşu.

Üstüme gelmede, çökmede taşlar,
Her günüm işkence ederek başlar;
Ne hapishanem de biter savaşlar,
Ne de kaderimin bu savuruşu.

Çevrem de aşılmaz bu taş duvarlar,
Tavanda yağmurun azgın vuruşu;
Çürütürken beni bu yaş duvarlar,
Günahın hesapsız her kuduruşu.

Hamit hayal/Gönen/25.07.2009

Nihansın Özgem

Gönlümü kudretle bağlar öz sende
Nihayet ya sonsuz, ya ansın Özge’m.
Bağışlar bir gönül, ağlar göz sende
Nice düşlerde sen bir hansın Özge’m.

Anladım özünü ben her taşından
Sen her ağladıkça gözün yaşından.
Hayat bu geçecek sevda başından
Sevilmeye layık dilhansın Özge’m.

Hayatından bir hatıra ver bana,
Hayat denen yolda kalsan er bana.
Rüzgârlar ses verir, yeller der bana,
Bir gönül yurdunda ilhansın Özge’m.

Bir isim kalacak elbet senden şan
Yüreğim cennetin, sevgimden nişan.
Kudrete bürünmüş bir zat-ı zişan
Kaderden bir güzel cihansın Özge’m.

Gönlüm ümitlenir gül-i zarından
Sen beni yaktıkça böyle narından.
Kaderin hükmü var, bekle yarından
Dağlarda bir çiçek, reyhansın Özge’m.

Ümit alevinde yansın mor artık,
Bu yolun sonunda ne var sor artık.
Şimdi gideceksin kalman zor artık,
Bir gül bahçesinde Gülhansın Özge’m.

Kavlini verdin ki aşkın dille sen
Ya bir ızdırapsın ya bir sille sen.
Kaderin hükmünde neden ille sen
Esrara bürünmüş nihansın Özge’m.

Hamit Hayal/ Gönen / 05.11.2009

Beni sen yaraladın

Beni sen yaraladın, sen ağlattın içimde,
Yaşama sevincimi alıp gittin sevgilim.
Anlıyorum ki bugün sensiz ben bir hiçimde,
Benden mutluluğumu çalıp gittin sevgilim.

İsterdim ki bir hatır sor ve beni arada,
Erişilmez yollar var, mesafeler arada.
Sana olan hasretim inleten bir yarada,
En sonunda bir ufka dalıp gittin sevgilim.

Oysa ben sana dair nice düşler ördüğüm,
Dönüşün olmayacak benim sende gördüğüm.
Sanki çözülmez bir sır, neden işler kördüğüm,
İçimde hep bir yara kalıp gittin sevgilim.

Nerdesin, hangi elde, arkanda bir iz bırak,
Ben ustası olmayan, yol bilmez garip çırak.
Akıp gidecek yıllar ve sen benden hep ırak,
Sen benim gözyaşımı salıp gittin sevgilim.

Ne bülbül kaldı şimdi, ne derin inleyen gül,
Zaten Kerem de yandı, Aslı arkasından kül.
Artık ağla gözlerim, göz yaşım sessiz dökül,
Beni kendine köle kılıp gittin sevgilim.

                 Hamit Hayal/ Gönen / 05.11.2009

1 213 214 215 216