Yüreğimden vurgun yedim günahsız
Esrara büründü kader yıldızım,
Bu bende ihtiyar bedenim kaldı;
Çözüldü sırrınca gönül yaldızım,
Ne sevinç ne yaşam nedenim kaldı.
Yüreğimi bir tek sendin okuyan,
Viran oldu, çöktü ümit dağlarım;
Ayrılıktan benim hasret dokuyan,
Kalmadı, çözüldü gönül bağlarım.
Kemirir içimi bir densiz sızı,
Zor olacak yokluğuna alışmak;
Bu kadar mı yakar aşk peri kızı,
Bu kadar mı zordu aşka çalışmak.
Çekin beni içinize tuzaklar,
Ecel gelsin eğeceğim boynumu;
Gönlümde bir yerde var hep uzaklar,
Son perde bu, oynadım son oynumu.
Zordur gecelerim, geçmez gün ahsız,
Yol vermeyen dağlar değil eğilmiş;
Yüreğimden vurgun yedim günahsız,
İbrahim’i yakan ateş değilmiş.
Her şey yalan, kalbim neye üzülsün,
Tarifsiz bir keder ömrün hülyası;
Var mı artık gökte yıldız süzülsün,
Kısa sürdü bende aşkın rüyası.
Ateş denizinde mumdan bir gemi,
Neden gönül köprülerin hep ince?
Ayrılığın yakar beni her demi,
Hasret kaldım bir tadımlık sevince.
Hamit Hayal / Gönen / 20.05.2013