Vatan, tarihin dili sevdanın aziz yurdu
Vatan, tarihin dili, sevdanın aziz yurdu,
Şafağın bahtımızdan nurla söktüğü diyar.
Nice hülyaya dalan bahtınca hayal kurdu,
Uğrunda yıldızların gözyaşı döktüğü yar.
Vatan, ezelden baki, zirvesi gök dağların,
İmanlara bir mührün kazıldığı son zemin.
Sonsuzluk kapısında ne hükmü var çağların,
Kaderin Arştan Arz’a yazıldığı son zemin.
Vatan, kâm almak değil bir rüyada felekten,
Son süngü savaşında vuslatı var bilenin.
Alır bizi bu toprak, geçeriz bir elekten,
Yazılan her destanda adı vatan çilenin.
Vatan, ateşin düşüp yaktığı an iç değil,
Allah ile uhuvvet, haşrolmak yeni baştan,
Belki bir hakikati elde tutmak hiç değil,
Manalar âlemine maddeden koşan kuvvet.
Vatan, nice kazılmış isim kalan bir taştan,
Her kim diyorsa yalan, kölesi olmak arz’ın.
Levh-i mahfûzda kader yazılır yeni baştan
Bir mana sevgilisi bulmaktır adı farzın.
Vatan aşka düşülen son hüküm, bağlayan söz,
Bir süngünün ucunda eceli bulmak taat.
Bir gün toprak dolsa da vuslata ağlayan göz,
Her kader secdesinde dönülmez tek itaat.
Vatan, Rabbe sunulan bir bağlanış aslında,
Allah’ı anmak ya da kalbin dilince zikir.
Cennete açılan ilk kapı hüküm faslında,
Topraktan kök almakmış özü sözü bir fikir.
Vatan, sevmek bir gülü, elinden tutmak aşkın,
Tabur tabur dizilmek, Arş’a varmak kanatla.
Bir hıçkırık deminde ruhta coşku, dil aşkın,
Vatanı sevmek, ancak Allah’taki sanatla.
Vatan, yarında dünü ayakta tutan kökler,
Ricat edilemez bir manası sonsuz tutku.
Vatan engin gönülde Arş’a açılan gökler,
Bir savaş meydanında Rabbe adanan utku.
Vatan, imanda aşkta aklın dua bestesi,
Hakkın yüceldiği an iflâh etmezdi illet.
Tarih denen akışta destandan bercestesi,
Kaderden imtihanın, çarklarında bir millet.
Vatan, kara toprakta kalp ve alınla secde,
Sonsuz var olmak aşkı ve yarına hicrettir.
Ki şahadet ehlinden, gönül geldikçe vecde,
En mukaddes hallerin diyarına hicrettir.
Vatan, nice uzun kış sonunda bahar düşü,
Dünden hatıramızda kalmış masum resimler.
Aşkı çileyen bülbül, dallarda kuş ötüşü,
Esaret zincirini kırmış rengin mevsimler.
Vatan, manada asıl ruhunu bulmuş beden,
Hasret ve haslet tatmış iş ve imanda birlik.
Vatan yorgun düşleri dinç ve hakikat eden
Nizami bir ülküden kurulmuş düzen, dirlik.
Vatan, bir narin safta arz edilen her tekbir,
Bir kudret kaleminden kader kitabında cüz.
Rabbim bizi bizden al, yüreklere ver tekbir,
Yarın mahşer gününde solmaz sima, bir ak yüz.
Hamit Hayal / Gönen / 05.12.2013