Yakma dedim içimi, yıkma benim dünyamı…

Benim seni yaşanmış anılara sığınıp,
Çaresiz andığımı yellerden duyacaksın.
Ötelerde bir yere gözümün daldığını,
Boz bulanık çağlayan sellerden duyacaksın.

Senin için düşünüp, yarattığım rüyamı,
Hallerinle öldürdün yarım klan hülyamı.
Yakma dedim içimi, yıkma benim dünyamı,
Bugün olmazsa bir gün, ellerden duyacaksın.

Aşkın çıkmazındayım, hasret girdi araya,
Beni mahkûm ettin sen bir çaresiz yaraya.
Her gün hüzün dolarken gönlümdeki saraya,
Aşkına isyan ettim, dillerden duyacaksın.

Nice ümitlerimi katıp gözümde yaşa,
Neden yolum varıyor benim bir kara taşa,
Bir sevda yorgunuyum, dönüyorum hep başa.
İlendim, gurbet denen illerden duyacaksın.

Seninle aramızda talih mi karaçalı,
Bir sonbahar düşünde ömrümün soldu alı.
Ne olur kırma artık tutunduğum son dalı,
Kaybolup gideceğim, yollardan duyacaksın.

Bir çilenin neşvesi gözümdeki her damla,
Sana meydan okusam hangi güç, hangi namla?
Sen gönlümde yük olan yenilmez nice gamla,
Bir mecnun olduğumu çöllerden duyacaksın.

Yine dalıp geçecek gönlümü zalim kargın,
Katlime ferman yazdın, son kararın, son yargın.
Son kapı kapanırken ne küskünüm, ne dargın,
Bu hazan mevsiminde güllerden duyacaksın.

Hamit Hayal / Gönen / 18.09.2013

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir