Mevsimlerden bahar, aydan Nisansın

Sevda oyunumuz sona erse de,
Bir gün ölüm uykusundan uyansın.
Seni sevmek bana zarar verse de,
Yüreğimde ateş sönmesin, yansın.

Ömrüme sen gibi bir aşkı kattım,
Tutkuyu hissettim, inadı tattım.
Sanma ki sonunda fırlattım, attım,
Sen benim ömrümde bir sonsuz ansın.

Bir lâle misali boynumu eğdin,
Bir çöl fırtınası, bilmem ki neydin?
Sen gönlüme girdin, kalbime değdin,
Ezelden sultanım, ebedi hansın.

Bu aşk hikâyesi eksik bir nesir,
Ruhumda bıraktı bir sonsuz tesir.
Yıllar sonra bile ben sana esir,
Fikrimce bir hayal, zihnimce zansın.

Aşkın sınırını taşan yollarda,
Eğriye meyledip, şaşan yolarda;
Sen insan ömrünü aşan yollarda,
Beklerken kapımı çalan mizansın.

İnsafsız gönlünde düştüm ağlara,
Gücüm yetmez beni saran bağlara.
Başım alıp vursam yüce dağlara,
Nerede akılsın, kimde izansın?

Bu aşkta kim oldu yükü taşıyan,
Sevdam bir virane, yıkık aşiyan.
Şimdi bir köşede garip yaşayan,
Bir eski hatıra, bir son nişansın.

Nice acılar var bende verdiğin,
Bir gönlüm kalmadı artık erdiğin.
Her gülde bir hasret, hüzün derdiğin,
Mevsimlerden bahar, aydan Nisansın.

Hamit Hayal / Gönen / 28.11.2013

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir