Hiç kimse döndürmedi aşkı basit oyuna

Geç olsa da anladım, senin gibi zalimi,
Ruhumu sana köle, etmek zorunda mıyım?
Keşke anlatabilsem, sana yorgun halimi,
Senin her imdadına, yetmek zorunda mıyım?

Zincir vurdun kalbime, dillerince haşlandım,
Vefa nedir bilmedin, sitemince taşlandım,
Gençliğim elden gitti, her dakika yaşlandım,
Ben senin hep hoşuna, gitmek zorunda mıyım?

Seni hep üzerinde, taşıdım ben başımın,
Bunca kahrına isyan, manası gözyaşımın;
Demek ki sonu hüsran olacak her düşümün,
Derdin ile eriyip, bitmek zorunda mıyım?

Kuşattığın dünyamda aşkı elimden alın,
Gönül duvarlarını, ördün de böyle kalın;
Sen ihtişam kokarken, benim düşlerim yalın,
Senin her günahına, batmak zorunda mıyım?

Başımı eğerim de, senden gelen her söze,
Dönülmez bir yoldayım, sevdan işledi öze;
Hasretinden yüreğim varsın dönsün de köze,
Aşkın bunca kahrını tatmak zorunda mıyım?

Ben sende bulmuşum ki, yüreğimin dengini,
Çözmek bende dert oldu, hasretimin rengini;
Bunca yıkımlar yedim, kaybettim aşk cengini,
Her ismini anana çatmak zorunda mıyım?

Ver artık ey sevdiğim, sen de kendine ayar,
Güvenme her zemine, bir gün altından kayar;
Kaldı mı benim gibi, vuslata bir gün sayar,
Nice ulvi gayeler, gütmek zorunda mıyım?

Vicdanın kara senin, günahkâr ve hileli,
Yorgun düşlerimdesin, seni bildim bileli;
Nice yollara vurdum sonu gelmez, çileli,
Yasımı bunca uzun tutmak zorunda mıyım?

Sen beni yine ağlat, ihanet etmem asla,
Yeter ki sen başını benim göğsüme yasla;
Aşkın son mevsiminde, geldik yeni bir fasla,
Bir sevda meçhulünde, yitmek zorunda mıyım?

Hiç kimse döndürmedi aşkı basit oyuna,
Nice seven toprakta şimdi koyun koyuna;
İstersen bir aynaya bak ta dal bir boyuna,
Kapanan her kapıyı itmek zorunda mıyım?

Hamit Hayal / Gönen / 09.07.2013

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir